Annem
hem beni hem çocuğumu büyüttü’
Daha
çocukken evlendirildiler. Ellerindeki oyuncak bebeği bir kenara bırakıp, gerçek
bebeklerini kucakladılar. İlk gece korkusu yüzünden cinsellikten soğudular.
Erken evliliğin ve çocuk yaşta bebek sahibi olmanın travmasını da
"Evcilik" belgeseline anlattılar...
Evlendiğimde daha
regl olmamıştım. Hamile kaldım ama düşürdüm. O kadar küçüktüm ki rahmim çocukalmıyordu..." Bu sözler, erken yaşta
evlendirilen ve ağır sorunlara maruz kalan Naze, Şaziye, Nazire, Hayriye adlı 4 kadının hikâyesinin anlatıldığı, Bingöl Elmas'ın "Evcilik" belgeselinden...
Çocukken anne olmanın zorluklarını anlatankadınların sorunlarına geçmeden önce, kendinden 27 yaş küçük 13 yaşındaki Naze'yi kendine eş seçen Lezgin'in sözlerine kulak verelim: "14'üne yeni giriyordu. O zaman gençtim, ince ve siyah bıyığım vardı. 40'ıma yaklaşıyordum ve 40 çok ileri bir yaş değil. Geliş gidişine baktım. Bardakları, çayı getirişine baktım, ondan hoşlandım. 'Vallahi, onu götürüp kendim için büyüteceğim, ona bakacağım. Vallahi, bu kız benim için uygundur' diye düşündüm. Kötü günümde, elden ayaktan düştüğümde bana bakar, dedim..."
Bingöl Elmas'ın çektiği "Evcilik", hâlâ çok canlar yakan erken evlilik sorununu ele alıyor...
Çocukken anne olmanın zorluklarını anlatankadınların sorunlarına geçmeden önce, kendinden 27 yaş küçük 13 yaşındaki Naze'yi kendine eş seçen Lezgin'in sözlerine kulak verelim: "14'üne yeni giriyordu. O zaman gençtim, ince ve siyah bıyığım vardı. 40'ıma yaklaşıyordum ve 40 çok ileri bir yaş değil. Geliş gidişine baktım. Bardakları, çayı getirişine baktım, ondan hoşlandım. 'Vallahi, onu götürüp kendim için büyüteceğim, ona bakacağım. Vallahi, bu kız benim için uygundur' diye düşündüm. Kötü günümde, elden ayaktan düştüğümde bana bakar, dedim..."
Bingöl Elmas'ın çektiği "Evcilik", hâlâ çok canlar yakan erken evlilik sorununu ele alıyor...
ŞAZİYE
"Varmam, istemiyorum, deseydim beni kim duyardı ki? Kapıyı üstüme kitlediler, bir de baktım eşim geliyor. Öyle bir koktum ki. Titriyordum. Daha arkadaşın olmamış, erkek görmemişsin. Korka korka, titreye titreye... Evde cenaze olur ya, aynen öyle oldu benim evden çıkışım. Çocuğum olduğunda bebek gece ağlarmış, ben hiç duymazmışım. Bebek çatlayacak gibi olurmuş. Dışarıdan kayınvalidem gelirmiş beni uyandıramazmış. Kendi boş memesini verirmiş çocuğu susturmak için. Gelin odası denen yere beni koydular. O kadar bir uykum geldi ki. Damadı bekliyoruz. Bağırtı çığırtıyla damadı getirdiler, kapı açıldı bu içeri girdi. Bende korkudan uygu kalmadı. Cine döndüm. Oysa az önce uykudan düşecektim neredeyse. Bu gelir gelmez bana bir şamar attı. Geline ilk gün bir şamar atacakmışsın ki gözü korkacakmış kocasından her zaman... Kâbus, belki de kâbusun ötesi... Çok küçüktüm. Büyüklerin baskısıyla yaptılar bu işi. Bütün aile meclisi, babaannem, halalar... İnsanlar bana eziyet etmek için sıraya mı girmişti, yoksa başka bir şey mi? Bir şey konuştuğum zaman babam hemen kızar, 'Sen kızsın. Konuşma' derdi. Amcamın kızlarının oyun oynarken sesleri gelirdi, öyle heveslenirdim ki. Oysa benim çeyiz yapmam lazımdı. Oyalar, danteller filan..."
NAZE
"Babam beni çok seviyordu. Ama bir gün beni sevmedi. Evimizin önüne üç araba geldi. Ben de kapının aralığından baktım. Anneme 'Bunlar kimdi' dedim. 'Kızım' dedi, 'seni istemeye gelmişler'. Sarışın, beyaz yüzlü çok güzel bir çocuktum. Onu bir bardak su getirdim. Parmağımı tutup sıkıştırdı. Söylemeye utandım, parmağımı elinden çıkardım. Beni beğenmişti. Ama 'Beğendin mi beni' diye sormadı bana. Hep ağlıyordum. Çok hayal kuruyordum, güzel bir erkekle evleneyim istiyordum. Ama olmadı işte. Kocam 'Ben büyüğüm, sen de kendini büyük gibi göster' diyordu. Adamın dört çocuğu vardı, kızı benden büyüktü... İlk gece sadece korkuyordum. Allah'ım, bu adam bana ne yapacak? Kimse anlatmadı. Ben dokuz gün öyle kaldım. Adamın eli, elime değmemişti. Neden? O kadar küçüktüm ki adam kıyamadı bana. Evlendiğimde yemin ederim daha adet (regl) olmamıştım. Sonra hamile kaldım ama düşürdüm. O kadar küçüktüm ki rahmim çocuk almıyordu..."
"Babam beni çok seviyordu. Ama bir gün beni sevmedi. Evimizin önüne üç araba geldi. Ben de kapının aralığından baktım. Anneme 'Bunlar kimdi' dedim. 'Kızım' dedi, 'seni istemeye gelmişler'. Sarışın, beyaz yüzlü çok güzel bir çocuktum. Onu bir bardak su getirdim. Parmağımı tutup sıkıştırdı. Söylemeye utandım, parmağımı elinden çıkardım. Beni beğenmişti. Ama 'Beğendin mi beni' diye sormadı bana. Hep ağlıyordum. Çok hayal kuruyordum, güzel bir erkekle evleneyim istiyordum. Ama olmadı işte. Kocam 'Ben büyüğüm, sen de kendini büyük gibi göster' diyordu. Adamın dört çocuğu vardı, kızı benden büyüktü... İlk gece sadece korkuyordum. Allah'ım, bu adam bana ne yapacak? Kimse anlatmadı. Ben dokuz gün öyle kaldım. Adamın eli, elime değmemişti. Neden? O kadar küçüktüm ki adam kıyamadı bana. Evlendiğimde yemin ederim daha adet (regl) olmamıştım. Sonra hamile kaldım ama düşürdüm. O kadar küçüktüm ki rahmim çocuk almıyordu..."
NAZİRE
"İlk geceyle ilgili hiçbir şey bilmiyordum. Onun annesinin halasının kızı yatak odasına girip bazı şeyleri anlattığında başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Bana 'Senden çarşaf bekliyorlar' dedi. Herkes kan görmek için bekliyordu. Aradan bir saat geçti. Çarşafta hiçbir şey yok. Dediler ki 'Biriniz bir yerini kessin kalabalık dağılsın. Ondan sonra haline yoluna koyarız.' Burnumu kanatıp çarşafa değdirdikten sonra herkes dağıldı. Kaynanam beni bir kenara çekti. 'Sen daha önce nişanlıydın, onunla bir şey oldu mu' dedi. 'Yok' dedim, ağlamaya başladım. Bir saat sonra kızlık kanı geldi ve temiz olduğum ortaya çıktı. Sevindiler ama ben üzüldüm. İlk geceyi hatırlamıyorum. İstemediğin olayları siliyorsun. Cinselliğe karşı hâlâ soğuğum. 13 yaşında evlendim, 5 yaşında kızım var. 19 yaşındayım..."
"İlk geceyle ilgili hiçbir şey bilmiyordum. Onun annesinin halasının kızı yatak odasına girip bazı şeyleri anlattığında başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Bana 'Senden çarşaf bekliyorlar' dedi. Herkes kan görmek için bekliyordu. Aradan bir saat geçti. Çarşafta hiçbir şey yok. Dediler ki 'Biriniz bir yerini kessin kalabalık dağılsın. Ondan sonra haline yoluna koyarız.' Burnumu kanatıp çarşafa değdirdikten sonra herkes dağıldı. Kaynanam beni bir kenara çekti. 'Sen daha önce nişanlıydın, onunla bir şey oldu mu' dedi. 'Yok' dedim, ağlamaya başladım. Bir saat sonra kızlık kanı geldi ve temiz olduğum ortaya çıktı. Sevindiler ama ben üzüldüm. İlk geceyi hatırlamıyorum. İstemediğin olayları siliyorsun. Cinselliğe karşı hâlâ soğuğum. 13 yaşında evlendim, 5 yaşında kızım var. 19 yaşındayım..."
HAYRİYE
"15'ine gelmeden çocuğum olmuştu. Üç çocuk dünyaya gelmiş. Ben ne çocukluğumu yaşamışım, ne gençliğimi. İçgüdüsel olarak annelik duygusu var. Ağladığında gidiyorsunuz ama gidip öpemiyorsunuz çocuğunuzu. Bunca sene geçti. İki yıl önce çocuğumu öpmüşüm. O da gidip eşine 'Ya annem galiba beni seviyor' demiş. Üç torunum var ve ben 38 yaşında babaanne oldum... Annem hem beni hem çocuğumu büyüttü. Keşke evcilik olsaydı..."
"15'ine gelmeden çocuğum olmuştu. Üç çocuk dünyaya gelmiş. Ben ne çocukluğumu yaşamışım, ne gençliğimi. İçgüdüsel olarak annelik duygusu var. Ağladığında gidiyorsunuz ama gidip öpemiyorsunuz çocuğunuzu. Bunca sene geçti. İki yıl önce çocuğumu öpmüşüm. O da gidip eşine 'Ya annem galiba beni seviyor' demiş. Üç torunum var ve ben 38 yaşında babaanne oldum... Annem hem beni hem çocuğumu büyüttü. Keşke evcilik olsaydı..."
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder